New York doğumlu yönetmen Paul Morrissey (23 Şubat 1938), bağımsız sinema anlayışı içinde zor kabul gören aykırı fikirlerini, herhangi bir ahlak süzgecinden geçirmeksizin izleyiciye sunan, işin kolayına kaçmadan başarılı olmuş sayılı birkaç isimden biridir.
31 Temmuz 2012

New York doğumlu yönetmen Paul Morrissey (23 Şubat 1938), bağımsız sinema anlayışı içinde zor kabul gören aykırı fikirlerini, herhangi bir ahlak süzgecinden geçirmeksizin izleyiciye sunan, işin kolayına kaçmadan başarılı olmuş sayılı birkaç isimden biridir. Fordham Üniversitesi’nde eğitim görmüş olmasına rağmen; Roma Katolik okulunda eğitim görmüş ve orduda görev almıştır. Toplum temelinde var olan ahlak anlayışına ve genel geçer tabulara tamamen karşı olan filmleri ile yakın arkadaşı ve aynı zamanda asistanlığını yaptığı Andy Warhol ile birlikte 60’lı yıllara, bu yıllara hiç de tanıdık gelmeyen sıra dışı filmleri ile damgasını vurmuştur.

Seks, eşcinsellik, aile hayatı, para, şöhret olamama kompleksi ve çıplaklık gibi sinemada hep belli türlerin içine sokulmak istenen kalıp kavramları, konu ya da oyuncu kaygısı olmaksızın başarılı bir şekilde kombine eden Morrissey, bir anlamda göz ardı edilen bu olguların da bağımsızlığını sağlamış oldu. 60’larda sinemaya pek bir uzak olan “Şöhret olamayan star adaylarının yaşadığı psikolojik çıkmazlar” onun filmlerinde başarılı bir tema olarak karşımıza çıkar. Amerikan, Alman, İtalyan ve İspanyol Sineması’nda 1960”lı yıllarda korku ve erotizm temalı filmler genellikle teşhir ve görsellik temelinde izleyiciye sunulurken, Morrissey bir adım daha ileri giderek Cinsellik ve Çıplaklığın içini deşmişir. Ortaya çıkan sonuç; şekil dışında var olan, yaşayan, nefes alan tatmin ve isteklerin de bir ruhu vardır. Yeri geldiğinde filmde yer alan her birey en sert şekilde bu ruhla hesaplaşır.

1965 yılında Andy Warhol ile tanışan yönetmen 1965 yılında My Hustler(Fahişem) ve 1966 yılında Chelsea Girls (Chelsea’lı Kızlar) adlı filmleri ile farkını gösterdi. Andy Warhol işin teknik kısmı ile ilgilenirken takımın asıl beyni Paul Morrissey’di.

Amerikan sineması, yönetmene hak ettiği değeri ne yazık ki veremedi. Filmleri çoğu kez gösterilmemiş ve önyargı kurbanı olmuştur. Bunda muhalif yönetmenin, Amerika’da yer alan sinema gruplarına katılmamasının da tesiri olmuştur ki piyasa da “Bağımsızların da bağımsızı” olarak nam salması bundandır.

Filmlerde güçlü karakterle yerine, toplum dışı kişilikleri, homoseksüelleri, hep kaybeden ve asla şöhret olamayan uyuşturucu müptelası başarısız oyuncu tiplemelerini ve karmaşık evlilikleri kullanan yönetmenin, seçtiği erkek profili ise daima naif, içe dönük, yakışıklı, paylaşımcı ve adildir. Morrissey”in kadınları ise erkek karakterlere göre kısmen daha sert, hayat mücadelesi veren, çok başarılı ve zengin yada çok başarısız ve yoksuldur. Aradaki ortalama kadın tipine yer vermeyen yönetmen”in hemen hemen her filminde yer alan kadın tipi, yaşam olarak kendine fahişeliği ya da starlığı seçmiştir. Aile hayatı içinde başarısız olan bu kadınlar çok kötü bir annedir aynı zamanda...

Korku yahut dram türünde dahi olsa yönetmenin vazgeçemediği bir diğer olgu ise filmlerinde boy gösteren travesti ve eşcinsellerdir. Filmi eğlenceli kılmak ya da dikkat çekmek yerine filme, bir döngü sağlaması için konan bu kahramanlar, asıl karakterleri güçlendirmek yerine başlı başına bir karakter olma özelliği ile dikkat çeker. Yardımcı olması düşünülen homoseksüel tipler davranış kalıpları ile bazen filmin esas oyuncusunu bile geride bırakabilir. 40 yıldan daha eski olan film ya da filmler için, izlendiğinde hayranlık uyandırma özelliğini muhafaza ediyor olması da bundan kaynaklanıyor olabilir. Kısacası yönetmenin her filminde “Bağımsız olma”nın her anlamda sınırı yoktur.

1975 yılında Andy Warhol ile yollarını ayıran yönetmen, bağımsız film çizgisinden ödün vermemiştir.

Flesh(Et), Trash(Çöp) ve Heat(Ateş), 22. İstanbul Film Festivali’nde Türk sinemaseverlerle buluşmuştur.

FİLMLERİ:

Spike Of Bensonhurst (1988) Bensonhurst’un Çubuğu
Beethoven’s Nephew (1985) Beethoven’in Yeğeni
Mıxed Blood (1985) Karışık Kan
Forty Deuce (1982) Kırk İkili
Madame Wang’s (1981) Madam Wang’ın
Hound Of The Baskervılles (1978) Baskerviller’in Köpeği
Blood For Dracula (1974) Dracula İçin Kan
Flesh For Frankensteın (1974) Frenkeştayn için et
Heat (1972) AteşWomen In Revolt (1972) İsyancıl Kadınlar
L'amour (1972) Aşk
Trash (1970)Çöp
Flesh (1968)Et
Lonesome Cowboys (1968) Yalnız kovboylar
Imıtatıon Of Chrıst (1967)
The Loves Of Ondıne (1967) Ondine’in Aşıkları
Chelsea Gırls (1966) Chelsea’lı Kızlar
My Hustler (1965) Fahişem

 

 

 YORUMLAR  ({{commentsCount}})
{{countDown || 2000}} karakter kaldı
{{comment.username}}
{{moment(comment.date).fromNow()}}
Uyarı:  Yorumunuz, yönetici tarafından onaylandıktan sonra tüm ziyaretçilerimiz tarafından görüntülenebilecektir. (Bu mesajı sadece siz görüyorsunuz)
{{reply.username}}
{{moment(reply.date).fromNow()}}
Uyarı:  Yorumunuz, yönetici tarafından onaylandıktan sonra tüm ziyaretçilerimiz tarafından görüntülenebilecektir. (Bu mesajı sadece siz görüyorsunuz)