Adettendir, her yıl sonunda insanlar geçmiş yılın muhasebesini yaparlar. Neleri eksik, neleri fazla yaptılar. Bu yıl da gerçekleşmeyenumutlar seneye mi kaldı? Ya gelecek sene acaba neler getirecek? Daha daha, çok daha güzel ve mutlu günlere sonunda ulaşabilecek miyiz?
31 Temmuz 2012

Adettendir, her yıl sonunda insanlar geçmiş yılın muhasebesini yaparlar. Neleri eksik, neleri fazla yaptılar. Bu yıl da gerçekleşmeyenumutlar seneye mi kaldı? Ya gelecek sene acaba neler getirecek? Daha daha, çok daha güzel ve mutlu günlere sonunda ulaşabilecek miyiz? Elbette bu muhasebeden kurumlar da azade değil. Onlar da yıl bazında başarılarını sınayıp yeni hedefler belirler, yanlış ve doğrularını  saptamaya çalışırlar...

Durum böyle olunca, bir yılı bitirip yeni bir yıla girerken bizim de kendimize düşen konulara şöyle bir nefes alıp bakmamız fayda var.
Öncelikle makro düzeyde 2010 sinemada bize neler getirdi diye bakacak olursak, ilk etapta sanırım Oscar ödüllerindeki hayal kırıklığından bahsetmek gerekecek. Ödül yarışı, eski karı koca Cameron ile Bigelow arasında cereyan ediyordu. Bir tarafta her ne kadar klişelerle dolu da olsa "kötü", "egemen", "militarist" güçlere karşı, iyinin, saflığın ve doğruluğun mücadelesini veren Navi halkını anlatan Avatar, diğer tarafta ABD'nin Irak işgalini konu alan "içerden" bir yapım, Ölümcül Tuzak. Malesef yarışı ikinci kazandı, hem de Bigelow'un törende ödülü ballandıra ballandıra "kahraman" ABD askerlerine ithaf eden cümleleri arasında... Yine de 2010 onu bize bununla değil de, Tarantino'nun muzip savaş filmi Soysuzlar Çetesi'yle, en iyi yabancı film oscarını alan Gözlerindeki Sır'la, Nolan'ın rüyalar alemindeki Başlangıç'ıyla, Yuva'yla, Paris'te Son Konser'le, Ejderha Dövmeli Kız'la, Hayata Çalım At'la, Beyaz Bant'la ve adınızı anamadığımız değerli diğer filmlerle analım...

2010 yerli tv-sinema söktörünün gelişme eğrisinin sürdüğü bir yıl oldu yine. Özellikle dizilerle ciddi bir hacim yakalayan sektör, yurdışındaki yerini de sağlamlaştırarak, yapımlarını Balkanlar ve Arap ülkeleri başta olmak üzere bir çok ülkeye satmayı başardı. Bu yıl da pek çok dizi yayına girdi, bir kısmı rating canavarına kurban oldu. Ancak sanırım bu yılın bu anlamda en büyük hayal kırıklığı Tomris Giritlioğlu'nun "Bu Kalp Seni Unutur mu" projesiydi. Büyük umutlarla, iyi bir ekip ve senaryoyla yola çıkan, cesaretiyle övgü, televizyonlarda yıllardır yapılması gerekeni ilk kez yapan bu cesur yapım malesef ekranlarda tutunamadı. Artık ratingemi kurban oldu yoksa araya başka ilahlar mı girdi anlatılanlardan rahatsız olan bilinmez ama olan bu yapımdan mahrum kalan izleyiciye oldu.

Sinema da aynen diziler gibi oldukça hareketliydi bu yıl. Bir çok büyük bütçeli iddialı film vizyon aldı. Gelmiş geçmiş gişe sıralamasında ilk iki yeri alan Recep İvedik filmlerinden üçüncüsü bu kez ancak 8. sırayı elde edebildi. Bu tabi 3,325,842 izleyici ile az iş yaptı anlamına gelmiyor. Gişe sıralamasını zorlamaya aday filmler yıl sonunda vizyon aldı. Bunlardan Mahsun Kırmızıgül'ün Hollywood soslu filmi NewYork'da 5 Minare halihazırda 3,500,000 seyirciyi geçmiş durumda. Birinci sırayı zorlaması zor gibi görünse de ilk beşe girmesi içten bile değil. Bir diğer iddialı yapım Av Mevsimi ise güçlü kadrosuna rağmen bu sıralara gelemeyecek gibi görünüyor. Yılın sürpriz filmi Eyyvah Eyvah 2,500,000 izleyici ile yapımcısına filmin devamını çektirtti bile. Gişe filmlerinin yanısıra varlıklarıyla bize mutluluk veren filmleri de anmadan geçmek sinemaseverin kitabında yazmaz: Kosmos, Ben Gördüm, Bal, Siyah Beyaz, Vavien, Çoğunluk, Serseri Mayınlar iyi ki vardınız...

Lafı fazla uzatmadan biraz da kendi meselelerimizden söz edelim. Sinematurk akan çatısı, patlayan boruları, kesilen elektrikleri ile bu yıl sizi biraz yordu, farkındayız. Belli ki bu ev bu ahaliye artık dar geliyor. Ailemiz çok büyüdü, artık daha ferah, daha rahat, daha konforlu bir eve taşınmamız gerekiyor. Bu da bizden size 2011 sürprizi ve sözü olsun. Yeni yılda yepyeni bir yüzle geliyoruz. Uzun zamandır süren çalışmalarımız nihayetine ermek üzere, bu yılın ilk yarısında mutlaka sizlere yakışıklı bir yüz, sağlam ve güçlü adalelerle hizmet ediyor olacağız.

Yıl sonuna doğru rahatsızlanan Münir Özkul'a ve geçen günlerde kalp krizi geçiren sitemizin de üyesi Sinan Bengier'e acil şifalar diliyoruz. 2011 sizlere sağlık ve uzun ömürler getirsin...

Hepinize kucak dolusu sevgiler. Karamba karambita! 2011 bu kez gerçekten ne isterseniz onu getirsin, lütfen... 

 

 YORUMLAR  ({{commentsCount}})
{{countDown || 2000}} karakter kaldı
{{comment.username}}
{{moment(comment.date).fromNow()}}
Uyarı:  Yorumunuz, yönetici tarafından onaylandıktan sonra tüm ziyaretçilerimiz tarafından görüntülenebilecektir. (Bu mesajı sadece siz görüyorsunuz)
{{reply.username}}
{{moment(reply.date).fromNow()}}
Uyarı:  Yorumunuz, yönetici tarafından onaylandıktan sonra tüm ziyaretçilerimiz tarafından görüntülenebilecektir. (Bu mesajı sadece siz görüyorsunuz)