Zeynep ve Recep birbirlerini deli gibi seven iki gençtir. Fakat, Zeynep’in abisi (ki kendisi Macit Flordun oluyorlar), sevenlerin arasına girer, Zeynep’in Recep’le evlenmesine razı olmaz. Sebep, Recep fakirdir, işi gücü yoktur. (Gerçekten de Recep’in işi gücü yok. Film boyunca dağda bayırda gezip türkü söylemekten başka bir iş yapmadı.) Zeynep abisinin zoruyla zengin biriyle evlenmeye razı olur. Recep’e de “yalancıktan” seni sevmiyorum tarzı bir şeyler söyler. Recep tabiî ki bu yalana inanır ve Zeynep’e küser. Kendini içkiye verir. Dağda bayırda mecnun gibi gezmeye ve şarkı söylemeye devam eder. Ha bu arada “kör” olur. Sonracıma, Zeynep zorla evlendirilmek istediği kişiye “ben başkasını seviyorum, sevenlerin arasına girme, benimle evlenmekten vazgeç” der. Adam insaflı çıkar ve Zeynep’le evlenmekten vazgeçer. Bunun üzerine Zeynep, sevinçle recep’in yanına gider ancak Recep Zeynep’i kabul etmez. Zeynep eve döner, Recep’in evine gittiği için abisinden dayak yer, merdivenden yuvarlanır ve “ölür”. Bu sırada Recep’in aklı başına gelir ve Zeynep’i evden kovduğu için pişman olur. Hem ameliyat olacaktır ve yeniden gözlerine kavuşacaktır. Fakat, artık her şey çok geçtir. Zeynep ölmüştür. Kısaca konusunu naklettiğim bu filmi sabah TGRT’de izledim. Senaryosundan anlaşılacağı üzere, filmin elle tutulur tarafı yok. Klasik bir “Türk” filmi. Tüm klişeler yerli yerinde. Yine de başından sonuna kadar izledim işte. Başrolde oynayan Recep Kaymak (ki adını film bittikten sonra nette yaptığım araştırmada öğrendim) bir türkücü. Filmde bol bol türkü söylüyor. “Bu ayrılık neden oldu?” türküsü şu an bile belleğimde çağıldamakta. Esasen, Recep Kaymak’ın türkücü kimliğinin reklamı için yapılmış bir sinema filmi bu. Sinematürk’ten aldığım bilgiye göre Recap Kaymak’ın iki filmi daha var: “Aldırma Gönül (1978)” ve “Kara Batım Kem Talihim (1984)”. Recep Kaymak, THM sanatçısı olarak Ankara ve İstanbul Radyolarında çalışmış. Kültür Bakanlığı’nın sitesinde kendisini şöyle tanıtıyor: “Diyarbakır’da doğdum. İlkokul ve Erkek Sanat Enstitüsünü bitirinceye kadar Diyarbakır Halk Müziği Derneği’nde müzik eğitimi aldım. Okul bitince Devlet Su İşlerinde çalışmaya başladım. Askere gidiş geldikten sonra Ankara Radyosunda açılan sınavı kazanarak stajyer sanatçı olarak göreve başladım. TRT Radyo ve Televizyonda programlara devam etmenin yanında 45’lik plaklar ve LP’ler yaptım. Maksim gazinolarında başlayarak sırasıyla Türkiye’nin birçok Elit gazinolarda sahne aldım. İzmir Fuarlarında Avrupa’nın birçok ülkelerinde turneye çıktım. Türk Sinemasında birçok filmde başrolde oynadım. Halen T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda Türk Halk Müziği Solist Sanatçı olarak çalışmaktayım.” Recep Kaynak’ın seslendirdiğini yeni öğrendiğim “Can Hatice” türküsünü küçüklüğümde İbrahim Tatlıses’ten pek çok kez dinlediğimi hatırlıyorum. Diğer oyuncu Betül Aşçıoğlu’nun da ilk defa filmini seyrettim. Sinematürk’teki bilgilere göre 29 filmde rol almış. Hatta, şu sıralar Show’daki “Hacı” dizisinde de oynuyormuş. Daha önce de “Üvey Baba” ve “Baba Evi” dizilerinde rol almış. Yan rollerde oynayan Macit Flordun, Ali Şen, Arap Celal; başrol oyuncularından daha meşhur ve -açıkçası- daha başarılılar. Film, bahar mevsiminde ve güzel bir kıyı kasabasında çekilmiş. Filmde elle tutulur tek şey, doğa ve deniz manzaralı sahnelerdi.