Yıllar önce seyretmiştim bu filmi . Oyuncular çok iyi performans göstermişler ama bence senaryo çok saçma. Ölünün insan boğması kadar saçma bir şey daha olabilir mi ya. Saadettin Erbil'in Jirayir Çarkçı'yı seslendirmesi filmi korkunç kılmış hala bile o sesi kahkahaları hatırlamak bile beni korkutuyor. Oyuncular için 5 veriyorum.

Heyecanlı gerilim dolu güzel bir film Aytekin Akkaya'nın seyrettiğim ilk siyah beyaz filmi. Yaşayan bir ölü rolündeki Jirayir Çarkçı tuhaf bir hizmetli Giray Alpan garip garip davranışlar kahkahalar falan film harikaydı. Filmden etkilenmedim desem yalan olur hem oyunculuklar hemde filmin fon müziği iyidi etkileyici olduğuda söylenebilir. Yalnız filmde resmen Aytekin Akkaya harcanmış Aytekin Akkaya'ya o ölüyle mücadele eden adam rolü çok iyi giderdi. Ama başrolde Jirayir Çarkçı'nın durmadan kötü kötü kahkahalar atan daha doğrusu hocanın Kuran'ı okurken mum gibi erimesi sahneleride yabana atılmayacak sahneler değildi muhtemelen o dönemin iyi gişe filmlerinden.

Türk sinemasının ilk korku ve gerilim filmlerinden sayılır.Dönemine göre iyi reji ve kamera açılarıyla çekilmiş senaryo olarakta güzel bence. Tam korku ve gerilim havasına sokabiliyor seyirciyi.Filmde en dikkat çeken rolü şüphesiz Jirayir Çarkçı ve Giray Alpan oynamış.Filmi beğendim.Filmin müziklerini 1968 yılında başrollerini Mia Farrow ve John Cassavetes' in oynadığı ROSEMARY'NİN BEBEĞİ FİLMİNDEN ALMIŞLAR.

türk sinemasının ilginç korku gerilim denemesi ölüler konuşmazki jirayer çarkçının muhteşem performansı ve filmin içinde geçen ölü şiiri için bile izlenebilir

Elindeki potansiyeli değerlendiremeyen bir film. Senaryoda çuvallamışlar