Bora Ayanoğlu, 1946 yılında İstanbul'da doğdu. Büyükbabası, Anneannesi de sanatçı olan Bora Ayanoğlu'nun, babası tiyatro, sinema oyuncusu ve yönetmeni Sami Ayanoğlu, Annesi ise, tiyatro oyuncusu ve ilk kadın tiyatro sahibesi Şayeste Ayanoğlu'dur.

"Fatih Sultan Mehmet" rolüyle Babası Sami Ayanoğlu sinemada ilk çekilen "İstanbul'un Fethi" adlı filmde oynamış, bu film çok büyük başarı kazanmış ve film Türk film klasikleri arasına girmiştir. Bora Ayanoğlu'da babası Sami Ayanoğlu'ndan sonra sinemada defalarca Fatih Sultan Mehmet rolünü üstlenmiş ve bu rolle aile geleneğini sürdürmüştür.

Bora Ayanoğlu, Galatasaray Lisesinde okuduktan sonra, 1963 yılında İst. Bel. Şehir Tiyatrosuna  oyuncu olarak girdi. Otuzdan fazla oyunda rol aldı, oyun müziklerini yazdı. Aynı yıl sinema oyunculuğuna ve besteciliğe başladı. Bir müddet sonra yorumculuğu da katarak, şarkılarını kendi seslendirmeye ve şarkılarının sözlerini de kendisi yazmaya başladı.

Bora Ayanoğlu'nun tanınmış şarkıları şunlardır: Fabrika Kızı, Yunus, Güller ve Dudaklar, Kırık Aynalar, O Yaz, Gurur Duyarım, Aklım Sende, Canım Seni İstiyor. (1993 Altın Güvercin Yarışması 4 dalda birincilik), Reddediyorum, Rose-Marie vs. Bilgi için; www.boraayanoglu.com

Bora Ayanoğlu'nun hemen hemen yaptığı bütün besteleri, LP, Kaset, CD, olmuştur.
Bir çok müzikale imza atan Bora Ayanoğlu'nun " Çiçekli Saksı Sokağı "adlı kendi yazdığı bir müzikali vardır. "Güller ve Dudaklar" adlı bestesi Fransa'da, Fransız yorumcular tarafından seslendirilmiş ve yurtdışında albüm olmuştur.

80 film ve dizi müziğine imza atmış, oyuncu olarak 40 film ve dizide rol almıştır. İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları'nda oyun müziği yazarı ve oyuncu olarak görev yaptıktan sonra, yine aynı kurumdan emekli olmuştur. Bora Ayanoğlu’nun, 1973 doğumlu Sami Bolkan adında bir oğlu, Arya ve Bora adlı, bir kız, bir erkek ikiz torunu, Boğadır adlı (rahmetli) ağabeyi, Solma Uçak adlı ablası, Burç ve Burak isimli iki de yeğeni vardır.

Yakup Sancı: Siz, besteci, söz yazarı, yorumcu, tiyatro ve sinema oyuncusu, reklam ve film müziği gibi sanatın pek çok alanda varsınız. Sanatçı bir ailenin çocuğu olmanız bu kadar geniş bir alanda çalışmanızda etkili oldu mu?
 
Bora Ayanoğlu: Sanatçı bir ailenin yaşamı da sanatçılar arasında olduğu için, başarılarınızın öne çıktığı dönemlerde gelen bu taleplere de cevap vermek son derece doğal oluyor. Ama sanatçı ailenin yeteneksiz bir çocuğu iseniz, bir iki başarısız denemeden sonra kapınızı, babanızın, ananızın hatırı da olsa kimse çalmaz bu meslekte.
 
Yakup Sancı: Sinema ile tanışmanız nasıl oldu?
 
Bora Ayanoğlu: Babam Sami Ayanoğlu'nun yönettiği filmlerde çocuk rollerinde oynayarak sinemayla tanıştım.
 
Yakup Sancı: Oyunculuk ve müzik olarak her iki alanda uzun yıllar sinemaya hizmet ettiniz. Sette oyuncu olmak mı yoksa stüdyoda müzik yapmak mı sizi daha mutlu ediyor?
 
Bora Ayanoğlu: Her ikisinin de verdiği haz farklı. Ama tabii müziği siz yönetiyorsunuz, filmde ise yönetmene tabisiniz.  Onun istekleri doğrultusunda çalışıyorsunuz.
 
Yakup Sancı: Önemli filmlere, dizilere müzik yaptınız. Film müziği yaparken nelere dikkat edilmeli?
 
Bora Ayanoğlu: Film müziklerinin özelliği, filmin dramaturjisine uygun müzik yapmaktır. Her filmin senaryosu ve yönetmenin isteği farklıdır. Film müziğinin kimi zaman öne çıkması, kimi zaman arka planda kalması gerekebilir. Kimi zaman da oyuncuları müzikle desteklemek gerekebilir. Bu doğrultuda çalışmak lazımdır.
 
Yakup Sancı: Film müziklerinde kullanılacak enstrümanları ve müzik türünü siz mi belirliyorsunuz yoksa nasıl bir müzik yapacağınızı yapımcı, yönetmen mi söylüyor?
 
Bora Ayanoğlu: Yönetmen bu tür şeylere karışmaz. Sadece "Katırcılar" adlı filmde yönetmen Şerif Gören, doğu Anadolu'da kullanılan "Kozalak" adlı bir enstrümanla filmin müziğini yapmamı istemişti. Tarağa sigara kağıdı koyarak mızıka gibi çalmaya benzer bir şekilde çalınan ve üzerinde bir delik olan, oradan flüt gibi üflenerek çalınan Kozalağı, stüdyoda sempling denen sistemle bir oktav klavyeye adapte edip, müziği yapmıştım. Benim için ilginç bir çalışma olmuştu.
 
Yakup Sancı: Her müzisyen film müziği yapabilir mi yoksa bunun bir eğitimi var mı?
 
Bora Ayanoğlu: Ülkemizde ve yurt dışında var mı bilmiyorum. Ama ciddi bir sorumluluk isteyen ve zamanla yarışarak yapılan bir iştir film müziği. Kötü olan film müziği, filmin kaderini de kötü etkiler.
 
Yakup Sancı: Film müziği yapmak için kendini yetiştirmek isteyenlere yardımcı oluyor musunuz? Bu eğitimi almak isteyenler ne yapmalı, nereye başvurmalı?
 
Bora Ayanoğlu: Benimle çalışan gençler, artık kendileri stüdyo sahibi oldular ve onlar gayet güzel film ve dizi müzikleri yapıyorlar.
 
Yakup Sancı: Yorumcu olarak çok sayıda plaklarınız, albümleriniz var. O yıllara göre müziğimiz ne durumda?
 
Bora Ayanoğlu: Uzun zamandır benim 1969-82li yıllarda yazdığım müziklere talep var. Ama çok zengin bir müzik yelpazemiz olduğu için hepsini takip etmem fikir vermem zor.
 
Yakup Sancı: Yönetmenler, oyuncular pek çok filmlerini sever ama içlerinde bir kaçı enleridir. Sizin de çok sayıda güzel şarkılarınız var ve bunların pek çoğu önemli isimler tarafından yorumlandı. Sizinin en şarkılarınız hangileri?
 
Bora Ayanoğlu: Fabrika kızı, O yaz, Güller ve dudaklar, Penceresi Önünde, Gurur Duyarım, Yunus, Rose-Marie, Kırık Aynalar, Küçüğüm, vs... gibi.
 
Yakup Sancı: Usta çırak ilişkisi ile sinema ve müzik de yetiştirdiğiniz çıraklarınız var mı?
 
Bora Ayanoğlu: Yukarda bahsettiğim gibi, birkaç genç, konservatuar talebesiyken benimle çalıştılar uzun bir müddet. Şimdi onlar stüdyo sahibi ve her türlü müzik  çalışmalarını yapıyorlar. Bu beni mutlu ediyor.

Bora Ayanoğlu’na Teşekkürler.
Her hakkı saklıdır. Yazarının ve www.sinematürk.com'un izni olmaksızın alıntı yapılamaz, kullanılamaz.
Yakup Sancı İletişim: [email protected]