İstanbul ve Ankara dışında oturanlar beni daha iyi anlayacaklardır.
2008-2009 sezonunda vizyona giren filmlerden bazılarının İzmir’e gelmesini kış boyunca; hatta yazın bile bekledim. Bağımsız ya da sanat ağırlıklı filmler ilk hafta İstanbul’da, ikinci haftadan itibaren de Ankara’da gösterime giriyor. Bazı filmlerin kopyası az ya da bağımsız filmler düşük bütçeli olduğu için dağıtımı yapılamıyor. Tamam, bunları biliyorum; ancak dördüncü, beşinci haftalardan sonra bakıyorum ki beklediğim filmler Anadolu’nun bazı şehirlerine ulaşıyor.  İzmir’eyse gelmiyor.  Sorun nedir, bilmiyorum. Belki de buradaki sinemalar, o tarz filmler için talepte bulunmuyorlar.

Tüm kış boyunca “Le Silence de Lorna” (Lorna’nın Sessizlği), “Hayat Var”, “Pandora’nın Kutusu”nu bekledim.  Sonunda bir organizasyon firması filmleri getirdi de izleyebildim; ancak ben filmi sinemada izlemek istiyorum. Bu şekilde ticari amaçlı bir organizasyonun düzenlediği etkinlik beni çekmiyor. Sonuçta,  onlar bu işten vazgeçerlerse film izleme imkanımız azalacak. Bu işin devam garantisi yok. Öyle ki tüm beklenen filmleri de getirmiyorlar.

Kış biterken” Il y a longtemps que je t'aime” (Seni O Kadar Çok Sevdim Ki…) vizyona girdi ve o da İzmir’e gelmedi ve şimdi hatırlayamadığım birkaç film daha… Yazıyı okurken bunlar az sayıda insanın takip ettiği filmler “normal” diyebilirsiniz; ancak “Milk” bile gelmedi. Sadece iki günlüğüne bir sinemaya geldi. O da tabi ki sinemanın önünde bekliyorsanız izleyebilirsiniz.  Tüm planınızı ona göre yapmalısınız. Şehir dışına çıkmamalı, hastalanmamalı, gerekirse işe ya da okula gitmemelisiniz.

Yabancı filmleri geçtim, biz bu yıl, burada ne “Süt”ü  ne “Üç Maymun”u ne “Dilber’in Sekiz Günü”nü ne de “Ali’nin Sekiz Günü”nü izledik. Üç büyük şehirden biri olan İzmir’de yaşayıp da bunları izleyemiyor olduğumu anlatmak; üzücü ve utanç verici. Biliyorum ki bu filmler buraya geldiğinde izleyecek kitle var; ayrıca olmaması, izlemek isteyen bir grup insanın beklentisini hiçe saymaya gerekçe olmamalı. Her yıl, bir GSM firmasını yapmış olduğu kampanyayla vizyon filmleri izlemeye mecbur tutuluyoruz. Bu düşüncelerimi belki bir şeyleri  ufak da olsa değiştirir umuduyla paylaşmak istedim. Umarım en azından beklenen filmlerin bir kısmının İzmir’e de getirtilmesine faydası olur.