Üye değil misiniz?
Aktivasyonunuzu tamamlamadınız!
Zaten bir hesabınız var mı?
Kirli polis, mafya, gizli görevde çalışan polis, mafya üzerine dava oluşturmaya çalışan narkotik.... İlgimi en çok çeken ögeler bunlar. Hepsini bir tencereye koyup karıştırdığın zaman muhteşem bir yemek çıkabiliyor. Ama bazen yemeğin başında kötü bir aşçı olduğunda ya da malzemeler kötü olduğunda düşünüldüğü kadar güzel olmayabiliyor bir şeyler.
Polis akademisinden yeni mezun olmuş üç arkadaşın farklı deneyimlerini izledim. Üç arkadaşın başını çeken kişi Malo (Curtis "50 Cent" Jackson), ölen babasının eski ortağı ve kirli polis olan Joe Sarcone (Robert De Niro) için çalışmaya başlar. Konunun kısaca özeti bu. Daha fazla detaya girmek isterdim ama fazla da bir şey yok zaten.
Şahsen sevdiğim ve bana göre oyunculukta usta olduklarını düşündüğüm aktörleri bir arada görmek mümkün bu filmde. LaRue karakterine can veren Forest Whitaker muhteşem bir iş çıkarmış. Bir yandan uyuşturucu kullanan bir yandan da kirli polisçilik oynayan LaRue, Malo'yu eğitmek üzere görevlendirilir filmde. Dediğim gibi oyunculuk muhteşem ama zaten pek de sergileyecek bir şey yok. Karakterler ve onları oynayan aktörler çok güzel uyuşmuş olsa da karakterler bir türlü filme girememişler. Robert De Niro'nun karakteri olan Joe Sarcone sahnesi geldiğinde bir beklentiye düşüyor insan ama sahne göz açıp kapatana kadar bitiyor. Sonra Forest Whitaker geliyor ama aynı sorun burada da var. Hop diye bitiyor onun sahnesi de.
Başta dediğim gibi, malzemeler çok güzel, konu güzel ama aşçımı kötü yoksa tarifimi yanlış almışlar bilmiyorum. Bir şeyler eksik ve yanlış. Çok büyük potansiyeli olan bir film bana göre ama potansiyelini kullanamamış. Güçlü bir oyuncu kadrosu var, filmin yönetmeni Jessy Terrero daha önce Curtis "50 Cent" Jackson ile çalışmış. Dışarıdan bakıldığında senaryo ortalamanın üstünde ama bu bileşenler bir araya gelince beklendiği kadar güzel olmamış. Hız yapamayan Formula 1 arabası gibi.
Aksiyon ve polisiye filmi izleyicisi iseniz bu filme kesinlikle yaklaşmayın. Hatta uzak durun. Bu tarz hikayeleri seviyorsanız daha önce "The Wire" "OZ" "The Shield" "Sons of Anarchy" dizilerini izlediğinizi tahmin ediyorum ya da en azından bir "Behzat Ç."yi izlemişsinizdir. Onlar gibi olmaya çalışan ama olamayan bir film olmuş. Neden mi? Baş rol karakteri olan "Malo"ya bir türlü ısınamıyorsunuz. Malo'nun bir geçmişi var tamam ama o geçmiş izleyiciye göstermekten daha çok anlatılıyor. Unutmayın sinemanın altın kuralıdır; anlatma, göster. En başta altın kuralı çiğneyen bir film. Aksiyon - Polisiye film türünde sıkça kullanılan ve "Kirli Polis" (Polis gücünü kullanarak gizlice karanlık işlerle uğraşan kimse) olarak tabir ettiğimiz bu tarz, izlediğim filmde de odak noktası. Ama eksik bir odak noktası. Kirli polis olan Sarcone karakterinin yakalanma derdi yok. Tamamen polis kimliğinden uzaklaşmış ve mafya olmuş bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Sarcone karakterinin yakalanma korkusu yok, üstünde her an ortaya çıkan bir amiri yok. Bu karakterin yaptığı kötü işler nasıl bir gerilim yaratacak ki izleyici beğensin. Malo zaten dünden hazır gücünü kötüye kullanıp kolay para kazanmaya.
Malo'nun yanında olan ve çocukluk arkadaşı olarak izleyiciye tanıtılan diğer iki karakter ise sanki biri çıksa da bize pis işler teklif etse diye beklemişler gibi hemen balıklama atlıyorlar. Yan karakterlerin bile korkusu yok. Kaybedecek bir aileleri, itibarları yok. Varsa bile yönetme bunu sır olarak saklıyor. Ama dediğim gibi, bu benim kararım, benim düşüncem. Belki izleyici beğenir.
İzleyecek olursanız büyük beklentiler beslemeyin derim. Beklentiler düşük olduğunda belki hoşunuza gidebilir ama benim pek hoşuma gitmedi.
İyi Seyirler