Rosinante, dünya prömiyerini 36. Tokyo Uluslararası Film Festivali; Türkiye prömiyerini ise İstanbul Film Festivali’nde gerçekleştirmesinin ardından dünyanın dört bir yanındaki festivallerde sinema seyircisiyle buluşmaya devam ediyor. 

Yönetmen koltuğunda Baran Gündüzalp’in oturduğu bir ilk film olan ve senaryosunu Gündüzalp ile birlikte Deniz Yeşilgün’ün kaleme aldığı ‘Rosinante’, Tokyo Uluslararası Film Festivali ile İstanbul Film Festivali’nin ardından Cezayir’de düzenlenen Annaba Akdeniz Film Festivali’nde seyirci karşısına çıktı. Cezayirli seyircinin büyük ilgisiyle karşılanan filmin gösterimi sonrası yönetmen ve ekibi izleyicilerden gelen soruları cevapladı. 

Jüri başkanlığını Altın Palmiye başta olmak üzere sayısız ödül kazanan, Türkiye Sineması’nın dünya çapındaki yönetmeni Nuri Bilge Ceylan’ın yaptığı festivalde, yarışma seçkisine dahil olan Türkiye’den tek film olma unvanına sahip olan film, festivalden ‘En İyi Senaryo’ dalında ödülle ayrıldı. Jürinin gerekçeli açıklamasında “hayatın kalp atışlarını hissettiğimiz bir senaryo” diyerek ödülü sunduğu ‘Rosinante’, dünyanın önemli festivallerinden davet almayı sürdürüyor. Filmin başrollerini ise Nilay Erdönmez, Fatih Sönmez ve Can Demir paylaşıyor. 

Fransa Sineması’nın duayen ikilisi Dardenne Kardeşler’in sinema dilinde sıklıkla gördüğümüz orta ekonomik sınıfa tabi olan evli bir çifti, Salih ve Ayşe ile 6 yaşında hiç konuşmayan oğulları Emre’nin çevresinde hikayesini anlatan film, gündelik hayatın pek çok girdabını seyirciyle sakin ve metaforlarla dolu bir üslupla paylaşıyor. 

Baran Gündüzalp’in ilk uzun metrajı olan ‘Rosinante’, festival yolculuğuna devam ederken film, bu yılın sonunda dijital platformlarda seyredilebilecek. Filmin Avrupa ve Kuzey Amerika kıtasındaki prömiyerleri de yakın zamanda duyurulacak.

Salih ve Ayşe, altı yaşındaki hiç konuşmayan oğulları Emre ile İstanbul’un kentsel dönüşüme girmek üzere olan bir semtinde yaşamaktadır. Salih’in beyaz yakalı hayatı, işten çıkarılması ile sekteye uğramıştır. Ayşe ise telefonla sigorta satışı işinde evden çalışma sistemine geçirilmiştir. Bir yandan da oturdukları evin kirasını karşılayamadıkları için bütçelerine uygun ev aramaktadırlar. Motosikletleriyle yolcu taşıyabilecekleri yeni bir iş modeli olduğunu öğrenince sisteme Salih’in adına kayıt olurlar. Biraz daha ek gelir elde edebilmek için Ayşe de kapalı bir kaskın altına gizlenerek ve hiç konuşmayarak kimliğini saklayıp eşiyle dönüşümlü çalışmaya başlar. "Rosinante" adını verdikleri motosikletleriyle yolcu taşırken bilmedikleri bambaşka bir İstanbul’la karşılaşırlar. Ta ki Rosinante çalınana dek.